×
Protein Katlanması ProblemiMuharrem İnce Hidrojenli ArabaYerli Mi?Yaş TipleriYirmisine Kadar Ektiğini BiçersinÖğrenmeEvrim Ve TesadüfHis ve BilgiGeometri Bilmeyen GiremezYine İyi Be!Değer ÜretmekHiroşima'nın GururuNeden Randımanlı İlerleyemiyoruz?Bilgisayarda Nereden Nereye Konusuna BakışKutu ÖrneğiKuran ve Thomas İncili Arasındaki BenzerlikHayattaki Amacın Ne?Dışa Bağımlılıktan Kurtulamadık!Görünen ve GerçekDemek Bosch'dan gelir boş konuşurİstemenin GizemiKüresel Güçlerin Planları Ve Kahvedeki AdamBoş TarafSpace X Adam AtıyorHakikat Çizgileriİlk Bilgi
NunChaKu

Değer Üretmek

Ancak sosyal medyada yazılan ve paylaşılan satırların arasında insanlığa katkıdan, değer üretmekten, iyiye ulaşmak için çalışmaktan, manayı öne çıkarmaktan bahsedebiliriz.

Bu tarz kavramlar zaten onun içindir.

Sosyal medya diye bir şey ortaya çıkmadan evvel de, bunlar edebiyatçıların ve filozofların kendini tatmin etmek için yazdığı yazılarda işlenen konulardı. Bu insanlar bunları yazıyorlardı, çünkü yazmak hoşlarına gidiyordu. Yani kimse yanlış anlamasın, söylenenler pratiğe dökülsün diye değil.

Ondandır ki aslında yazmayı çizmeyi sevenin, uygulaması olmayan şeyleri yazması daha tutarlıdır. Mesela;

Bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden,
Bir çok seneler geçti dönen yok seferinden.

Ne diyor? Gelen gider. Yapacak bir şey var mı? Yok. Şiir güzel mi, redif, zengin kafiye, aruz maruz, güzel. Tamam. Tutarlı. Ama şu;

Sen yanmasan,
Ben yanmasam,
O yanmasa,
Nasıl çıkar,
Karanlıklar,
Aydınlığa.

Ne diyor? Karanlıkları aydınlığa çıkarmak için senin benim ve herkesin yanması lazımmış. Yapacak bir şey var mı? Var. Nedir? Herkesin yanması. Abi bırak o işi, ne diyon yaw :) Şiir güzel mi? Serbest ölçü, redif, yarım ve tam kafiyelerin kendince raksı, güzel, hoş. Ama tutarsız. Niye? Edebi güzelliği var ama pratikte yeri yok.

E tabi okullarda falan da bunların okutulması gerekiyor, mecbur, ne okutacan yoksa. Hayatta yapmayacağın, hiç bir işine yaramayacak her şeyi okutmasan, okulda okutacağın fazla bir ders kalmaz.

O yüzden gerçek hayat farklıdır. Gerçek hayat pratiktir ve ciddidir, şakası olmaz. Değer üretmek, insanlığa katkıda bulunmak gibi hayali, acayip, garip şeyler gerçek hayatta konuşulmaz, ayıptır yani, adama ne oluyoruz derler.

Bir genç üniversite için bölüm tercihi yaparken, sorsalar;
- "Neden o bölümü seçtin?"
- "Bu bölüme gidersem insanlığa daha katkıda bulunacağımı düşünüyorum?"
dese, peh, ne:)?
- “A aa öyle bir bölüm seçme mantığı mı var evladım?”
- "Daha üretken olabilir, harika şeyler yapabilirim."
- "Ne diyorsun oğlum sen? İş garantin var mı? Çıkınca ne yapacan? Bak o bölüme gidersen, şu bölümden kız alaman haaa :)"

Okul iyi bir meslek içindir, iyi bir meslek demek, iyi para kazandıran meslek demektir. Yani şudur, eğer iyi para zaten kazanıyorsan, zaten paran varsa okula, okumaya falan fazla lüzum yoktur. Ama yine “sosyalmedyavari” bir bakışla, yine bir diplomam olsun diyorsan, parayı basar alırsın. Zaten senden o parayı almak merkezi amacıyla sahnede olan kurumlar vardır.

Pratiktir, gerçekçidir, şakaya gelmez.

Bütün o anlamlar, değerler, bütün o manevi muhteşemlikler ve güzellikler, bunların tümü hikayeler ve masallar ve şiirlerde işlenmek içindir. Gariban bazı insanlar bunu bilmiyor, ya öğretilenleri ve söylenenleri yanlış anlamış, ya da doğuştan gelen bir karakter zafiyeti herhalde, anlam ve değer peşinde koşarak, ömrünü heba ediyor, sürüm sürüm sürünüyor.

Halbuki bas kazığı, dön köşeyi.

Otobüste giderken bir vakit, iki kız arasında geçen konuşmayı işitmiş bulundum. Diyor ki biri öbürüne, “sen bulaşık makinasını al, o çamaşır makinasını alsın, sen çamaşır makinasını alırsan, o bulaşık makinasını almaz”.

İŞTE BUDUR.

Pratiktir, gerçekçidir, şakaya gelmez.

Her bağlamda öyledir. Örneğin bir iş yerinde çalışanlar en büyük maliyet kalemidir. Keşke onlara ihtiyaç olmadan işler dönebilse de o maliyetten kurtulmak mümkün olsa. Ondandır ki, eğer faiz oranları yüksek ise, kapat dükkanı, fabrikayı, koy faize parayı, daha çok kazanırsın. Çünkü asıl amaç, para kazanmak, keşke parayı kazansak ta, şu işler güçlerle hiç uğraşmak zorunda kalmasak.

Böyle pratik, böyle gerçekçi ve bir o kadar da CİDDİ.